Dünyadaki en iyi müfredat- ve bizim Uluslararası Diploma olarak inandığımız şey- şayet onu kullanan öğretmenler onu hayata geçiremezse başarısız olacaktır. Öğretmenlik sadece bir meslek değildir. Bir şair ya da sanatçı olmakla aynı şekilde bir misyondur: Bize sıklıkla söyledikleri şey, istedikleri için değil yapmak zorunda oldukları için yazamadıkları ya da resim yapamadıklarıdır. Bu onların soludukları havadır. Ve bu ancak öğretmekle olur. Ya da en azından öyle olmalıdır!

Yine de ülkemizdeki pek çok öğretmen sadece çocuklarla çalışmayı sevdikleri için değil lakin kendi branşlarını çok sevdikleri veya bu branşla ilgili bilgilerini paylaşma ihtiyacı hissettikleri için bu mesleği seçerler. Öğretmenlik mesleğini seçmelerinin nedeni anne ve eş olarak programına uygun olmasından ya da çocuklarıyla aynı anda tatilde olmalarından kaynaklıdır. Bazıları bunun kadınlar için saygın bir meslek olduğunu düşünür.

Ancak, Biltes’deki öğretmenleri başka hiçbir yerde bulamazsınız. Çünkü bizim öğretmenlerimiz yaptıkları mesleğe aşıktırlar. Onlar bir sonraki nesli inşa ettikleri kanaatinde oldukları için hoşgörü, anlayış, merhamet ve beceri esaslı daha iyi bir dünya inşa ediyorlar. Öğretmenlerimiz Üniversiteyi bitirmelerine rağmen okumayı bırakmadılar. Öğrencilerin, halen kendi öğrenmeye devam eden birinden bir şeyler öğrenmeleri gerektiğini anlayışına sahiplerdir.  Bilginin, öğrencilere vermek için ihtiyaç duydukları tek kaynak olmadığını, ömür boyu sürecek bir yeniden eğitimin, yeni bilgi edinmenin ve farklı becerilerin kazanılmasının şart olduğu bir dünyayla yüzleşmek için öğrenme becerilerine ihtiyaç duyulduğunun farkındalar.

Kısaca, bizim öğretmenlerimiz özeldir!